Seçimler..

22 Eylül 2010 Çarşamba

www.tips-fb.com
"Cahil bir toplum, özgür bırakılıp kendine seçim hakkı verilirse dahi, hiç bir zaman özgür bir seçim yapamaz. Sadece seçim yaptığını zanneder.
Cahil toplumla seçim yapmak, okuma yazma bilmeyen adama hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır!
Böyle bir seçimle iktidara gelenler, düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan zalim ve madrabaz hainlerdir!"
Nietzsche

Bayramlar...

7 Eylül 2010 Salı

www.tips-fb.com
Bayram sabahı ailece yapılan sabah kahvaltılarına özlemdi.


Kapıyı çalacak çocuklara bir gün evvelden hazırlanırdı hediye mendiller ve lokumlar.

Mahalle arasına kurulan seyyar lunaparklar, macunlar ve pamuk helvalar.

El öpenlere el öpenlerin çok olsun derdi büyükler.

Ama onların çok olmaycaktı el öpenleri.

Çünkü her geçen bayram biraz daha azalacaktı öpülen eller.

Ve her geçen bayram biraz daha azalacaktı biten dargınlıklar.
 
Nazım Hikmet
 
Bayramınız kutlu ve hayırlı olsun..

Seferihisar-Sığacık;Sakinliğin başkenti..

www.tips-fb.com
Dayım son 3 yıldır burada yaşamasa ve taşındığı günden bu yana ısrarla gelin gelin gelin demese ve bizde eşimle bu yıl bir uğruyalım diye yola çıkmasak bu muhteşem şehri tanıyamayacaktım..Aslında başlangıçta planımız Urla merkezli kalarak çevreyi gezmekti ve dönüşte dayıma ayıp olmasın diye Seferihisar'a uğramaktı. Ama işler hiç öyle olmadı. Urla'ya gitmeden önce 3 oteli aradım. Hepsi yer var sorun olmaz bu yıl genel olarak boşuz deyince bizde haydi gidelim hangisini beğenirsek orada kalırız deyip herhangi bir rezervasyon yaptırmadan yola çıktık. Oraya varınca gördük ki bütün İzmir Urla ve çevresine akmış o haftasonu ve itina ile ortada kaldık. Bu urada bir otelden diğer bir pansiyona giderken ya Urla burası mı? diye suratımızı asarak bakınıyorduk.İnternetten yaptığım araştırmalarda,okuduğum yazılarda kafamda nasıl bir yer hayal ettiysem artık benim için tam hayal kırıklığı oldu. Ve akşam saat 18.00 olmuştu ve biz çevrede kalacak yer bulamamıştık. Bir otelin lobisinde çökmüş bir halde otururken bari dayımlara dönüşte değil şimdi gidelim sonra buraya döneriz dedik ve Seferihisar'a doğru yola koyulduk. Dayımın Seferihisar'da bizi aldığı andan itibarende iyi ki buradayız dedik ve muhteşem tatilimiz başladı.



Seferihisar, Türkiye'nin ilk ve tek sakin şehri. Cittaslow.....Gerçekten tam anlamıyla sakin şehir..Nedir "cittaslow" sözünün anlamı?


İtalyanca "citta" (şehir), İngilizce "slow" (yavaş) sözcüklerinin karışımından oluşan Cittaslow'u "sakin şehir" diye anlamak doğru olur. Ama işin esası 1999'da İtalya'da temelleri atılan "Sakin şehir hareketi" nin bir parçası olmak!

Hareketin resmi amblemi de sırtında şehrini taşıyan şirin bir salyangoz. Sığacık girişinde hemen dikkatinizi çekiveriyor bu amblem.Normalde 27.000 nüfuslu, çevresinde hiçbir fabrika barındırmayan  kendi halinde bir şehir. Beni en çok etkileyen insanların güler ve aydınlık yüzü ve en önemlisi günün hiçbir saatinde bangır bangır müzik seslerinin gelmemesi idi. Kafanı dinlendirmek istiyorsan gerçekten en ideal yerlerden birisi..Uzun zamandır bu kadar güler yüzlü bir ortamda dolaşmamıştım.


Çevrede 5 yıldızlı otel yok ama çok sayıda küçük otel ve pansiyon var. Biz Dağ Motel'de kaldık ve çok beğendik. Özellik harika bir restaurantı var. Deniz kenarında ve her akşam  bir udi canlı müzik yapıyor ve hiçbir şekilde rahatsız etmeden,haydi eller havaya moduna girmeden gayet güzel eğlendiriyor. Servis çok iyi,fiyatlar makul. Sabah kahvaltısı için Üniversiteliler 2 diye bir yer var kesinlikle orayı tavsiye ederim. Börekleri harika(su böreği hariç). Sığacık Kalesi'nin karşısında Kardeşler Restaurant var. Benki hayatta kelle paça yememiştim, tattım ve çok sevdim. Mantıları da güzel(gerçi benim Babaannemin mantısından sonra bunlara mantı demek Babaanneme hakaret ama). Ve Sığacık Kalesi. Eğer Seferihisar-Sığacık'a tatile gidecekseniz tatilinizi mutlaka bir Pazar gününü içine alacak şekilde ayarlayın. Ayarlayın ki o şirin ve sevimli Kale içi Pazarını gezebilin. Seferihisar Belediyesi, (ki çok iyi bir Belediye Başkanı var)İlçenin kadınlarını ciddi anlamda destekliyor. Çalışmayan (bu lafıda hiç sevmem ev de çalışan demek en doğrusu galiba)  kadınlara iş ve para kazanma imkanı sağlıyor. Evinde yaptığı börek,çörek, reçel,marmelat,salça,turşu,konserve(ki hepsi doğal-organik harika şeyler),el işlerini bu pazarda ve Salı günleri Seferihisar şehir meydanındanında ki köy pazarı adı verilen binada satma imkanı veriyor. Aldığım herşey çok lezzetli çıktı hemde çok. Ve inanılmaz olan oradan aldığım patlıcan ve biberler tam 15 gün hiç bozulmadan kaldı. Gelde orada yaşamak isteme...



Kaleiçi evleri arasında yapacağınız yürüyüş sonrası Cenevizlilerden kalma kalenin burçlarına çıkıp yat limanını ve çevreyi seyredebilirsiniz. Koyun kıyısı deniz ürünleri üzerine çalışan restaurantlarla dolu. Denizden dönen balıkçıların ağlarını temizlemelerini seyrederek yemek yiyenlere günün her saatinde rastlanıyor.



Sığacık'ta denize girilebilecek çok yer var ama biz Akkum Belediye plajını ki giriş sadece 2 TL ve şezlong,şemsiye veriyorlar ve satılan herşey normal market fiyatına kesinlikle pahalı değil.. Biz en çok o plajı sevdik. Teos'da Ekmeksiz plajı var ama orann girişi hem 15 TL hemde kesinlikle cazip bir yer değil. Teos Limanındaki plaj ise sessiz sakin bir gün geçirmek isteyenler için ideal ama denizi birazcık dalgalı..

Seferihisar'ın malum mandalinası çok meşhur. Mevsimi değil diye yiyemedik ama Kasım'ı bekliyoruz. Söz verdiler bir kasa yollayacaklarmış..Heryer mandalina bahçesi zaten..
Seferhisar'ın bir diğer çok bilinmeyen ama bence çok başarlı ürünü Şarap. Sadece kırmızı üzüm yetiştiği için kırmızı şarap yapabiliyorlarlar. Aslında öyle ünlü olsun,duyulsun, çok satılsın diye bir dertleri yok. Bir kısmını Çağatay adı altında markalaştırmışlar marketlerde satıyorlar. Kalanı da alkol oranını biraz daha artırarak kendilerine ve eş dosta yapıyorlar. Zaten pet şişelere doldurup veriyorlar. Ben o civara giderseniz ne yapıp edin Gödence'ye gidip bu şaraplardan bir şişe de olsa almaya çalışın derim. Ama dikkat edin diğer şaraplara benzemiyor 1 kadehten sonra inanılmaz çarpıyor.

Seferihisar-Sığacık için hükümetin çok tehlikeli bir kararı var malesef :( Sığacık Körfezi'nde kurulması planlanan orkinos çiftliği. Orkinos balık çiftliği, kurulması halinde Sığacık'ı ciddi anlamda tehdit edeceğe benziyor. 22 Ağustos'ta  kurulması planlanan orkinos çiftliğine karşı, belediye, kent konseyi, siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerinin hazırladığı ortak 'direniş eylem planı' çerçevesinde Leman Dergisi Bisiklet Topluluğu üyeleri, Seferihisar'a gelerek 'sessiz eylem' başlattı. Umarım gerçekten başarılı olurlar. Şimdilik Danıştay'da dur dedi. Ama malum hükümet böyle konularda yılmıyor. Yine bir iki kelime değiştirip bu sefer başka şekilde denerler. Allah doğanın yardımcısı olsun. Yüzyıllardır insanoğlu kötülük ediyor ama bunlar gibisi hiç olmamıştı. Hiç acımadan katliam yapıyorar çünkü. Tarih,çevre,doğa hiçbir anlamı yok sözlüklerinde.